Tedaviler

Tıp dilinde adı gingivitis olarak geçen diş eti iltihabı, diş etinin şişkin ve hastalıklı görünümü nedeniyle kişiyi rahatsız edebilir. İlerleyen dönemde dişleri destekleyen kemiğin yıkımıyla birlikte dişlerde yer değişiklikleri ve kayıplara neden olarak estetik problemleri arttırır. Hem dişler hem de diş etinin birlikte etkilendiği bu problem estetik diş hekimi tarafından tedavi altına alınabilir.

Dişler, ağız içi yeme-içme gibi faaliyetlerin gerçekleştirilmesinde doğrudan öneme sahip olan yapılardır. Çocukluk çağından ileri yaşlara kadar dişlerin sürekli olarak besinler, ilaçlar gibi boyayıcı ajanlara maruz kalması sonucu rengini kaybetmesi muhtemel bir durumdur. Sık kahve, çay ve sigara tüketimi, antibiyotikler, yapısal bozukluklar, dişlerin fırçalanmaması, ağız içi problemler, metabolizmaya bağlı bazı hastalıklar gibi nedenler sonucu renklenmeler görülür...

Ortodonti tedavisine ihtiyaç duyan bireyler, tedavinin her aşamasının belirli bir süreci kapsamasından dolayı çekinmektedirler. Tek seansta bitebilen tedaviler olmadığı için hastanın bu süreci rahat ve konforlu geçirmesi önemlidir. Uygulanan tedaviye göre süreç boyunca estetik görüntünün de sağlanması mümkündür.

Kronlarda metal destek dayanıklılığı sağlarken porselen estetik görüntüyü sağlar. Ancak alttaki bu metal gri bir görüntü oluşturması, ışık kırıcılığının dişten farklı olmasından dolayı doğal durmaması ve ilerleyen yıllarda diş etinin çekilmesiyle metalin açığa çıkması nedenleriyle estetik bulunmamaktadır. Günümüzde seramiklerin güçlendirilmesi, bazı durumlarda metal desteğe ihtiyacı ortadan kaldırmış ve doğal dişe daha çok benzeyen kronlar yapma şansı tanımıştır.

Diş ve çene ilişkileri estetik açıdan olduğu kadar beslenme ve konuşma gibi fonksiyonlar açısından da oldukça önemlidir. Belirli bir uyum içerisinde çalışması gereken bu sistemde oluşan küçük bir problem ileriki dönemlerde yutkunma, solunum, baş-boyun kasları ve çene eklemleri gibi birçok alanda da problemlere neden olur.

Günümüzde teknolojinin gelişmesiyle beraber her alanda gelişme ve ilerleme meydana gelmiştir. Gelişen teknoloji ile diş tedavileri, sadece sağlık ile sınırlı kalmayıp hem estetik hem de fonksiyon açısından hastaları tatmin etmektedir.

Diş kaplamalarında kullanılan çeşitli ürünler birbirinden farklı yapılara sahiptir. Metal destekli ve desteksiz olarak iki farklı türe ayrılan diş kaplamaları, günümüzde hastaların daha şık bir gülüşe sahip olmaları yönünde geliştirilmiştir. Bu amaçla tasarlanmış zirkonyum diş kaplamaları beyaz renge sahip olan zirkonyum metalinden üretilmekte ve özel fırınlarda işlenerek protezlerde doğal bir diş görünümüne yaklaşmayı sağlamaktadır. 

Bu işlem, çoğunlukla diş aralarında ortaya çıkan boşlukları kapatmak, dişte meydana gelen çürük ve kırıkları onarmak, rengi değişikliği veya şekil bozukluğu olan dişlerin görüntüsünü daha iyi hale getirmek için işlem yapılması olarak bilinir. Diş büyüklüklerini değiştirmek için de bonding uygulaması kullanılabilir. Bunun yanı sıra genç yaşta yaşanan travma ile birlikte kırılan dişler için hasta uygun yaşa gelip porselen uygulaması yapılabilinceye kadar kurtarıcı bir rol oynar. 

Çürük veya enfekte dişlerin onarımı için yapılan kanal tedavisi ağız ve diş sağlığı hizmetleri kapsamında sıklıkla uygulanan bir işlemdir. Diş içerisinde yer alan kök kanalının içindeki yumuşak doku (pulpa), canlılığını kaybeder ya da enfekte olursa dayanılmaz ağrılara neden olabilir. Dişin içerisindeki bu damar ve sinir ağının çıkarılması ve içerisinin temizlenmesi hizmeti olarak bilinen kanal tedavisi pek çok hastanın ortak şikâyeti olan diş ağrısı problemini ortadan kaldırır. Açılan boşluğun doldurulmasıyla birlikte tekrar oluşabilecek bir enfeksiyonun önüne geçilir.

Çeşitli nedenlerden dolayı yaşanan diş kaybı; estetik görünüm, çene eklemi problemleri ve çiğnemeyle ilgili sorunlar oluşturabilmektedir. Yiyeceklerin tam olarak parçalanamaması sindirim sistemi problemlerine de yol açabilir. Bu nedenle kaybedilen dişin yerine adeta yapay bir diş kökü gibi işlev gören implant tedavisi uygulanmaktadır.

Diş etlerimiz gülüşümüz sırasında dişlerimizle birlikte görüldüğünden, beyaz dişlere sahip olmak kadar sağlıklı diş etlerine sahip olmak da estetik açıdan önemlidir
Estetik görünümünü kaybetmiş diş etlerine yapılan müdahalelere pembe estetik adı verilir. 
Gülünce çok fazla görünen diş eti, diş etlerindeki seviye farklılıkları, diş eti çekilmeleri ve renk değişimleri pembe estetik adı altında tedavi edilir.

Gülüş insanın anlık durumunu ve iç dünyasını yansıtan en önemli etkenlerden biri olarak bilinir. Bu sebepten dolayı herkes gülüşünün güzel olmasını, kusuruz ve hoş görünmesini ister. Bu insan için çok doğal bir durumdur. Diş hekimlerinin, teknoloji ve teknik becerilerini sanat ile birleştirilip kişiye özel bir gülüş kazandırmasına gülüş tasarımı adı verilir.

Diş tedavileri, kişinin kendisinin göremediği bir alanda sesli çalışan aletlerle yapılan ve ağrılı olabilen tedaviler olduğu için diş hekimi korkusu olmayan yetişkin bireylerde bile tedirginlik yaratabilmekte ve tedavilerini ertelemek istemelerine neden olabilmektedir. Haliyle çocuklar diş hekimine gitmekten ve o koltuğa oturmaktan korkmaları ve tedaviyi reddetmeleri anlaşılabilir bir durumdur.

Diş eti hastalıkları, en çok ağız hijyeninin yeterince sağlanamadığı durumlarda ortaya çıkar. Toplumun çoğunu etkileyen diş eti problemlerinin ilk belirtisi diş etlerinde görülen kanamalardır. İlerlediği taktirde diş kayıplarına neden olabileceği için önemsenmeli ve tedavi edilmelidir.

Dolgu yapılamayacak kadar doku kaybetmiş dişlere yapılan işleme kron, belli şartları sağlayan diş eksiklerinde komşu sağlam dişlerden destek alınarak yapılan tedavilere köprü işlemi adı verilir. Dişlerin üzerinden, bu protezlerin kaplayacağı alan kadar bir doku uzaklaştırılır. Dişler hazırlandıktan sonra ölçüler alınıp protez laboratuvarlarına gönderilir.

Diş üzerinde kapladıkları alana göre inley veya onley olarak isimlendirilirler. Daha minimal ve daha çok dişin sulkus denen çukur kısımlarını kapsayan dolgulara inley, daha geniş ve tepe kısımları da kapsayan dolgulara onley denir.

Yaşlanmayla birlikte vücudumuzla birlikte ağız bölgemizde de değişimler görülmeye başlar. Bunlar genel olarak diş renginde ortaya çıkan koyuluk, diş kaybı, tükürük miktarında azalma, diş eti çekilmesi, tat duyusu azalmasıdır. Uzun zamandır kullanılan protezler, ağız içerisinde doku bütünlüğünü etkileyen değişikliklere sebep olur. Çiğneme fonksiyonu gibi durumları da olumsuz etkiler.